30 Mayıs 2016 Pazartesi

Yeşilin huzurunda huzurla...




Renklerden yeşilin arasındayım bugün. Hem de yağmur sonrası.
Huzur rengi denir yeşil için, hissettirdiği de gerçekten bu.
Farkında olmadan gülümsemelerin artıyor, yeşillerin içindeyken.
( Bazı şeyleri fark edemiyor bazen insan ya da fark etmesi, kıymet bilmesi zaman alıyor )



   Yasemin Semerci

29 Mayıs 2016 Pazar

Dünya Kadar

Dünya kadar her şey...

Kimine az, kimine çok. 


Baktığın kadar, gördüğün kadar, düşündüğün kadar, sevdiğin kadar, sevdiklerin kadar, dünya kadar.




Yasemin Semerci

29 Mayıs 2016

Kahveli mavi günler



Papatyalar

Ne çok kişi seviyormuş papatyaları şaşırdım. 
En sevdikleri şeyi sorduğumuzda, çoğu maddenin içinde papatyalar vardı. 
Değişik şekillerde papatyalarla bağlantısı vardı mutluluklarının. 
  • Doğada bisiklet gezilerinde papatyaların mis gibi kokusunu duymak
  • Kahve,papatya,kitaplar en sevdiklerim
  • Sevdiğimin bir demet papatyayla gelmesi mutlu ederdi beni
  • Papatyaların arasında uyumak gibi...

Doğayı seven insandan zarar gelmez , benim inandıklarım arasında. 

Doğaya ne güzel yaratılmış diyerek bakabilmek, mutlu olabilmek, diğer insanların ne yaptığı, ne dediğinden çok daha kolay ve huzurlu :)

Yasemin Semerci
Frankfurt / 29 Mayıs 2016

28 Mayıs 2016 Cumartesi

Seni Seviyorum.

Sevdiklerinize sevdiğinizi söyleyin.
Evet, çok kolay ve çok etkili bir yol bu. Hatta bir Hadis.-i Şerif bile var bu konuda.
'' Sevdiklerinize sevdiğinizi söyleyiniz. '' diyor. 

Hayata önceliklendirmeler yön veriyor çoğu zaman. Sevdiklerinizi de önceliklendirmelisiniz  bu yüzden. 
Öyle, sadece seviyorum demekle olmuyor.
Seviyorsanız vakit ayırmak da gerekiyor. Gelecekte yaşayarak Onları sürekli gelecekte bekletirsek, Onlar da yorulurlar.

  • Şunu bitirdikten sonra
  • Şuraya gittikten sonra
  • Şu terfiyi kazandıktan sonra
  • Şu birikimi yaptıktan sonra

Onlar, bunlar, şunlar bitmez.
Tabi hayatımıza devam etmek için bazı zorunluluklarımız var ve hep olacak. 
Ama bunu bir bahane sayıp, yaşamı ertelemek de mutsuzluk sebebi değil mi ?
Yarın hayatta olacağını bile bilmezken, en sevdiklerim dediğimiz insanlara vakit ayırmazsak vaktimiz olduğunda da, Onlar yanımızda olmayabilir. 
Maalesef gerçek bu.

Önceliklendirmeler demiştim. 
Önceliklendirmeler hayatımıza yön veriyor. Bunu da sevdiğim biri sayesinde öğrenmiştim. ( Ne çok şey öğreniyorum etrafımdaki insanlardan . İyi ya da kötü ) 
Mesela etrafınızdakilere hayatındaki öncelikleri sorduğunuzda,ilk sıralarda aile ve sevdikleri olsa da vakit ayırdığı şeyler arasına kimi zaman bu kişiler listeye bile giremiyor. 
Bazıları içinse tam tersi, önceliği neyse, vakit ayırdığı şey de o oluyor.  Bunu yapabildikleri için de mutlu oluyorlar.

Bazıları için de değer verilen şeyler listesi hep mevkiler ve parayla satın alınan şeyler oluyor. Buna böyle inandıkça mutlu olabilirler belki ama o zaman çok daha dikkatli olmaları gerekiyor.  Sevip,saydığım, önemli bir mevkide olan ve tanıyanlarca sevilen birinden duymuştum, '' büyüdükçe küçülmeyi bilmezsen, ne seni severler, ne de sen mutlu olursun '' diye.  Öyle güzel bir analiz ki bu. 
'' Büyüdükçe küçülmeyi bilmek '' herkesin harcı değildir.

Özetle ;
Sevdiklerimize emek harcayacağız. Emek verilen her şey güzelleşir. 
Özellikle ufak sürprizlerle Onların gülümsemesini sağlamak, bizim de gülümsememizi sağlar. İnternet çağındayız, arada sevdiklerimize Onları neden sevdiğimizi hatırlatan ufak yazılar yazabiliriz.

Yazmayı sevmiyor olabilirsiniz. O zaman sadece;  '' İyi ki seni tanıdım '' deyin bari :)

İyi ki doğdun Sarı Kız.
Bu da benim bugün için ayırdığım iyi ki.

İyi kiler içinde olmanız dileğiyle...


Yasemin Semerci
Frankfurt  / 28 Mayıs 2016

27 Mayıs 2016 Cuma

Bir cuma daha...

Şükür ki şükredecek çok seyimiz var.

Hem şükredecek bir şeylerinizin olması hem de bunların farkında olmak en güzeli olsa gerek.
Hep güzel bakmaktan bahsediyorum , çünkü çok önemli. 
Bana kalırsa güzel bakabilmeniz, kalbinizde güzelliklere yer açmanız, hayatınızın bir lunaparkta gibi geçmesini sağlıyor.
İçinizde öfke oldukça, başkalarının neler yaptığına odaklandıkça güzel bakamayacaksınız. 
Ve bu etrafınıza bir şekilde yansıyor biliyor musunuz ? 
Herkes görünmez olduğunu düşünüyor olsa da kim olduğunuz, ne olduğunuz, nasıl baktığınız etrafınızdakilere yansıyor. Aslında kim olduğunuzu görüyorlar. Görüyorlar görmesine de tabi ki bunu kendi dünyasına göre şekillendiriyorlar. Niyetinizin ne olduğunu kendinize anlatabiliyorsanız ve bu sizi içten bir şekilde huzursuz etmiyorsa gerisinin önemi olmamalı. Yani kalpleri güzel olmayan insanların dediğine göre şekillenmiyor etrafınızdaki insanların gerçekliği. Siz gerçeksiniz Onlar da gerçek oluyor.
Mutluluğunuz da tamamen size bağlı oluyor. Hep dert yanıp, mutsuz olup,hayattan şikayet ederek, insanlara ve insanların yaptıklarına anlam veremiyorsanız, etrafınızdakilerin gülüşünü de azaltıyor olabilirsiniz. Bunun yerine mutlu olduğunuz şeylere odaklanmak ve küçük şeylerden de mutlu olabilmenin yollarını aramak çok daha güzel.

Şükretmek ve tevekkül etmek herkesin yapabileceği bir şey değil doğru.
Bunu gerçekten yapan, yaşayan ve etrafına da gülümsemesi huzur verenlerden olmak dileğiyle...

Yasemin Semerci

Farklı şehirler, farklı gülümsemeler



Mutluluk için Kısa Notlar (1)

Sevdiğiniz şeyleri yazın ! 
Sevdiklerinizin de sevdikleri ve yapmaktan mutlu olduğu şeyleri öğrenin...

Mutlu olmak için neleri sevdiğimizi, nelerden keyif aldığımızı yeniden keşfetmemiz gerekiyor bazen. 

Çünkü hayat koşturmacasında unutuyoruz. 
Hatırlamak güzeldir. Güzel şeyleri hatırlamak daha da güzeldir. :)

Yasemin Semerci

22 Mayıs 2016 Pazar

Yaşar Usta Olabilmek

Belki defalarca televizyonda denk gelmişizdir  " Bizim Aile " filmine.

Filmde kıt kanaat geçinen, eşleri vefat etmiş ve çocuklarıyla yaşayan Yaşar Usta  ( Münir Özkul ) ve Melek Hanım ( Adile Naşit ) görücü usulü tanışıyorlar. İkisi de yıllardır çocuklarına hem anne hem de baba olmanın yorgunluğundan, evlenmeye ve böylece hayatları boyunca üzerlerinde olan iki kişilik yükü bölüşmeye karar veriyorlar.

Tabi bunu çocuklarının kabul etmesi vakit alıyor. Aynı evde yaşamaya başladıklarında tatlı sert huysuzlukları oluyor çocuklarının. Fakat Melek Hanımın büyük oğlunun  ( Tarık Akan ) zengin kıza aşık olmasıyla birlikte işler biraz değişiyor. Kızın babası bir dizi tehdit ve baskıyla, hayatlarını zorlaştırıp ayrılmaları için uğraşıyor ve aileyi zor durumda bırakıyor.

İşte o zaman bu iki aile tek oluyor.  O zaman bağlanıyorlar birbirlerine.
Ve ailesi çok zor durumda kalınca O zengin fabrikatör olan kızın babasının karşısına geçip,  ailesi için güzel bir konuşma yapıyor Yaşar Usta.

Çünkü artık aile olmuşlardır, sahiplenmişlerdir birbirlerini.
Yaşadıkları zorluklar birbirlerine daha sıkı sıkıya bağlanmalarını sağlamıştır.

Zorluklar...
Sıkıntılı zamanlar...
Engeller...
Bunlar arada hepimizin hayatının bir parçası oluyor.

Bu durumlarda çoğu zaman çoğu kişi sevdiği şeylerden ufak bir zorlukta bile vazgeçebiliyor.

Vazgeçme !!!
Sevdiğin şeylerden vazge
çme !!!

Sevdiğin işi yapmak için elinden geleni yapmalısın mesela.
Böylece günün keyifli geçecek.
Zorluklar tabi ki olacak ama eğer seviyorsan önce mücadeleni edip sonra tevekkül edeceksin.
O zorlu zamanlarda pes etmezsen kazanacaksın.

Sevdiğin insanlara daha fazla vakit ayırmalısın mesela.
Aldığın hediyeler, parayla satın alınan eşyalar çabuk unutulur.  
Ayırdığın vakit, harcadığın emek en değerlisidir her zaman. 
Sevdiklerine hediye alırken de dikkat et buna. Parayla satın alınan bir hediye ise, küçük bir not ekle en azından.

" Mutlu olmak için mutlu etmek gerek " der şarkının birinde.
Eğer öyleyse ;
İlk başta ailenden başlayarak mutlu et ki, mutlu olasın.
Anne ve baba duası alan birinin mutsuz olamayacağına inananlardanım.  

Konu ne olursa olsun emek harcadıkça karşılığını alacaksın.
Bir dene !

Bazen de ne kadar çaba harcasan fayda etmez. Anlarsın o zaman ve yoluna devam edersin. 
Bekleme ve devam et !

Yasemin Semerci
Vitrin Hayatı Paylaş Dergisi / Almanya

Mayıs 2016